Türkiye’nin hemen her noktasında karşımıza çıkan bir kelime vardır: “Manav.”
Kimi ilk duyduğunda meslek sanır ama mesele meslek değildir; mesele Türk milletinin en eski, en köklü boylarından birinin adıdır: Manav Türkleri.
Soru basittir:
— Ne milletsin?
— Manavım.
Ardından şaşkın bir bakış, sonra yeni bir soru gelir:
— Türk müsün, Kürt müsün, Laz mısın?
— Manavım, yani Türk’üm. Anadolu’nun ilk yerleşik Oğuz boylarındanım.
Bu kadar nettir Manavın kimliği.
TARİHTE MANAVLAR: ANADOLU’YA İLK AYAK BASAN TÜRKLER
Manavlar, Anadolu’nun Türkleşme sürecinin temel taşıdır.
Kökenleri Orta Asya’ya, Türkistan coğrafyasına, Kazak-Kırgız bozkırlarına ve Yakut (Saha) Türklerinin yaşadığı Sibirya’ya uzanır.
Kelimenin kökü “Manap” veya *“Manag”*dır. Her iki kelime de Türk lehçelerinde “bey, lider, soylu kişi, koruyucu” anlamına gelir.
Eski Türkçede “v” sesi yoktur. Yüzyıllar boyunca “p” ve “g” sesleri yumuşamış, kelime bugünkü hâlini almıştır: Manav.
Bu kelime Orhun Yazıtları’nda bile geçen bir unvandır. Kök Türk devlet aklının Anadolu’daki uzantısı işte budur.
Manavlar, Anadolu’ya Selçuklu’dan bile önce ayak basan yerleşik Oğuz Türkleridir.
Göçebe değil; köyünü, ocağını kuran; tarlasını eken, toprağı yurt yapan Türk boyudur.
OSMANLI’NIN GÜVENİNLİĞİ: MANAVLARIN DEVLET İÇİN STRATEJİK ÖNEMİ
Osmanlı Devleti fethettiği toprakları vatanlaştırmak istediğinde ilk yaptığı şey Manavları o bölgeye yerleştirmekti.
Bunun iki sebebi vardı:
1. Yerleşik düzeni kolay kurmaları
2. Huzur ve düzeni sağlamaları
1280’lerin sonunda Sakarya, Göynük, Taraklı hattına yerleşen Manavlar kısa sürede bölgeyi bir Türk yurdu hâline getirdi.
En dikkat çekici örnek:
1291 yılı.
Osman Bey’in uç beyliği genişlerken Manavların Batı Anadolu’ya ilk büyük yerleşim dalgası gerçekleşti.
İstanbul’a Yerleştirilen İlk Türkler: Manavlar
Yıldırım Bayezid’in kuşatması sırasında Sirkeci’de kurulacak Türk mahallesine Göynük ve Taraklı’dan 760 hane Manav yerleştirildi.
Bu, tarihe geçen şu anlamı taşır:
İstanbul’a yerleşen ilk yerli Türk unsuru Manavlardır.
Osmanlı’nın bir bölgeyi Türk-İslam kimliğiyle yoğurmak istediğinde başvurduğu topluluk işte bu soylu Oğuz damarıdır.
MANAVLARIN KARAKTERİ: DENGE, SÜKÛNET VE DEVLET SADAKATİ
Manav toplumunun karakteri kısaca şöyle tarif edilir:
“Yedi kez düşünmeden adım atmayan, kavga sevmeyen ama devletine bağlılıkta sarsılmaz bir millet.”
Sakarya’nın tarihî Taraklı ilçesi bunun en güzel ispatıdır.
Yıllarca polis teşkilatına ihtiyaç duyulmadı.
Olay yoktu, kavga yoktu, huzursuzluk yoktu.
Avrupa Birliği uyum yasaları gereği polis kuruluncaya kadar Taraklı, Türkiye’nin belki de tek olay olmayan ilçesiydi.
Taraklı Belediye Başkanı Tacettin Özkahraman’ın tanımı son derece yerindedir:
“Manav, uysal değil; vakurdur. Sessiz değil; olgun ve temkinlidir. Birlik ister, kavga değil. Turan kültürünü Anadolu toprağıyla kaynaştıran denge unsurudur.”
OSMANLI NEDEN MANAVLARI MİLLETLER ARASINA YERLEŞTİRDİ?
Çünkü Manavlar barışın, düzenin ve devlet otoritesinin doğal sağlayıcılarıydı.
Bulundukları her yerde:
* Toprağı işler
* Kök salar
* Üretir
* Devlete yük olmaz, tam tersine katkı sunarlar
Aynı zamanda farklı kültürleri birbirine bağlayan bir tutkal görevi görürlerdi.
Göçebe değil; yerleşik yaşama bağlılıkları, bir bölgeyi kalıcı Türk yurdu hâline getirmeleri Osmanlı için çok değerliydi.
YÜZYILLARDIR SÜREN BİR GELENEK: BAYRAM HALKASI
Manavlar sadece tarihiyle değil, kültürüyle de Anadolu’nun ruhunu taşır.
Dini bayramlarda hiçbir Manav köyünde namazdan sonra kimse camiden ayrılmaz.
Cami avlusunda büyük bir halka olur;
yaşlısı, genci, çocuğu, kadını, erkeği…
Herkes tek tek birbirinin bayramını kutlar.
Bu gelenek asırlardır bozulmadan devam eder.
Bu sadece bir bayramlaşma değil;
bir milletin birbirine bağlılığının ilanıdır.
SON SÖZ YOK; ZİRA MANAVLARIN TARİHİ DEVAM EDİYOR
Manavlar, Anadolu’nun sessiz çınarlarıdır.
Kökü Türkistan’da, gövdesi Anadolu’da, gölgesi 21 ile yayılmış bir Türk boyu…
Bugün hâlâ köklü kültürünü, sükûnetini, devlet sadakatini ve üretkenliğini koruyan bu topluluk, Anadolu’daki Türk varlığının en güçlü damarlarından biridir.
Sessizdirler ama kimlikleri gürdür.
Derinden akarlar ama tarihleri güçlüdür.
Gösterişsizdirler ama Anadolu’nun çimentosudurlar.
Manav Türklerine selam olsun.
Strateji Uzmanı
Gazeteci Yazar
Gökalp Şentürk




