Tek bir sorum var, ama muhatabı belli!
AKP ve MHP, seçim sürecinde “Bebek Katili Apo’ya umut hakkı, DEM’e açılım, Kandil’e af” diye konuşsaydı, sizce yine seçilebilir miydi?
Hepimiz biliyoruz: Seçilemezdi!
O halde mesele şu: Bu insanlar beni değil, kendilerine oy veren seçmeni kandırdı!
Ben dünde aynı yerdeydim, bugün de aynı yerdeyim.
CHP, MHP, AKP, DEM, İYİ, Zafer fark etmez.
Benim meselem, milleti kandıran siyaset aklıyla!
Bir trafik polisi Onur Şener, çıktı, milletin yüreğinden konuştu.
“Bu ülke için can verenlere, devlete, bayrağa, millete sadakat” dedi.
Ne oldu sonra?
Anında tepki!
Anında soruşturma!
Ama aynı günlerde, Avrupa Parlamentosu raportörü Nacho Sanchez Amor geliyor, Silivri kapısında el pençe divan karşılanıyor.
Adam, “Türkiye’nin AB’ye giden yolu Silivri’den başlar” diyor, kimsenin sesi çıkmıyor.
Trafik polisinin sözlerine tepki gösterenler, Avrupa temsilcisi karşısında sus pus!
Bu nasıl devlet aklı?
Bu, olsa olsa sandık aklıdır!
Madem devlet aklı bunu gerektiriyordu, seçim zamanı da anlataydınız millete!
Neden “terörle mücadele”, “milli duruş” diyerek oy istediniz?
Neden “vatan, bayrak, ezan” dediniz de, şimdi dönüp “umut hakkı” diyorsunuz?
Hani siz “devletin bekası” diyordunuz?
Hani “şehitler ölmez” diyordunuz?
Şimdi soruyorum:
Sabiha Gökçen’e söven öğretmen hâlâ görevde, peki bu milletin onuruna sövmek suç değil mi?
Ona “dokunmayan” sistem, doğruları söyleyen bir polise nasıl dokunur?
Bu mudur adalet? Bu mudur devlet aklı?
Bir tarafta teröre kucak açanlara müsamaha,
öte tarafta doğruları söyleyen memura tahammülsüzlük.
Bir yanda Avrupa’ya şirin görünme telaşı,
diğer yanda milletin evladına gözdağı.
Yeter artık!
Millet kandırılmaktan bıktı.
Her seçim öncesi milliyetçilik nutukları, seçim sonrası “yumuşama” masalları...
Milletin aklıyla oynamayın.
Bu millet aptal değil.
Bu millet, kimin samimi, kimin sahte olduğunu çok iyi görüyor.
Gerçek devlet aklı, milletin vicdanıdır.
Sandığın önünde eğilen değil, milletin önünde dimdik duran akıldır.
Bugün o akıl susturuluyor.
Ama bilin ki millet unutmaz!
Bir gün gelecek, sandık yine kurulacak.
Ve o gün, millet bu kandırmacanın hesabını tek tek soracak.
Unutmayın, tarih sadece yapanı değil, kandıranı da yazar!
