Yeri geldi mi “Atatürk’ün kurduğu parti” diye hava atanlar… O mirasın arkasına saklanarak kendine meşruiyet devşirenler… Soruyorum size: Bugün partide yaşanan rezaleti hangi yüzle açıklayacaksınız? Atatürk’ün adını ağzınıza alırken övünüyordunuz, şimdi o koltuk uğruna birbirinizi yiyorsunuz. Bu mudur o büyük miras?
İnsan çalışır, emek verir, iktidar olmak için siyaset yapar. Siz ne yapıyorsunuz? Birbirinizin kuyusunu kazıyorsunuz. Parti içi hesaplar, küçük hesaplar, kişisel ikballer… Bu millet sizi o koltuklarda kavga edin diye mi tutuyor?
Atatürk’ün kurduğu parti diyorsunuz. Güzel. Ama o partiyi siz “çaka satma bürosu”na çevirdiniz. Her seçimde umut kırıp, her tartışmada kendi ayağınıza sıkıyorsunuz. Millet size güven mi duysun, yoksa halinize acıyıp başını mı çevirsin?
Bugün sokaktaki vatandaşın dilinde şu var:
“Bunlar iktidara gelmeden böyleyse, iktidar olunca ne yaparlar?”
“Kendi aralarında kavga eden, ülkeyi nasıl yönetecek?”
“Bu kısır çekişmeler Atatürk’ün partisine mi yakışıyor?”
Soruyorum size: Gerçekten yüzünüz var mı hâlâ çıkıp Atatürk’ün adını anmaya?
Yazıklar olsun size!
Milletin derdi geçim, işsizlik, adalet. Sizin gündeminiz ne? Koltuk! Birbirinizi yemek, birbirinizi harcamak. Bu millet sizi sırtında taşımak zorunda değil. Çekin gidin! Rezaletinizle beraber gidin!
Atatürk’ün kurduğu parti, bu rezil kavgaları değil, millet için mücadeleyi hak eder. Siz bu mirasa gölge düşürüyorsunuz. Ve tarih, bu ihaneti asla unutmaz.
---




