Gökalp Şentürk


Askerî Dengenin Yeni Efendisi: Avuç İçi Teknoloji


Savaş meydanları, yüzyıllardır aynı gerçeği tekrar eder:
Kimin daha çok parası var değil…
Kimin daha çok aklı, iradesi ve cesareti var, onu belirler.

Bugün yine o gerçeğin içinden geçiyoruz. Milyon dolarlık tankların, tonlarca zırhın, dev orduların hükmettiği topraklarda; avuç içi kadar küçük, maliyeti bir zırh vidasından bile ucuz bir icat, bütün dengeleri altüst ediyor.

Dronlar…

Evet. Savaşın kaderini artık göklerde dolaşan bu küçük “ejderhalar” belirliyor.
Ve ironik olan şu: Savunma sanayisinin en pahalı oyuncularını, en mütevazı teknolojiler dize getiriyor.

Savaşın Yeni Eşitleyicisi: Ucuz Ama Yıkıcı Bir Akıl

Tank dediğin; motorundan topuna, zırhından elektronik sistemlerine kadar başlı başına bir servettir.
Ama dron dediğin?
Bir gencin atölyede bile geliştirebileceği bir sistem.

Ve işte o küçük icat, dev tankı tavşana çevirebiliyor.

Bugün cephelerde dronların yaptığı şey çok açık:

Siper kazıp saklanan düşmanı buluyor,

Tankların kör noktalarını avlıyor,

Ordu düzenini bozan kargaşayı yaratıyor,

“Savaş meydanının hakimi benim” diyen zırhlı birlikleri bir anda çaresiz bırakıyor.

Kimine göre bu “ucuz bir icat”…
Oysa ben başka bir şey görüyorum:
Bu, aklın paradan üstün olduğunun ispatıdır.

Güç Denkleminde Sessiz Bir Devrim Yaşanıyor

Bu yeni düzen, sadece askeri dengeyi değil; devletlerin bağımsızlık hesaplarını da kökünden değiştiriyor.

Çünkü artık mesele şudur:

“Senin ne kadar paran var?” değil,
“Sen ne kadar üretebiliyorsun?”

Bir ülkenin savunma gücü, büyük tank fabrikalarında değil artık;
gençlerin kurduğu atölyelerde, üniversite laboratuvarlarında, mühendislerin yüreğinde büyüyor.

Bu, bizim için 
Türk milleti için bulunmaz fırsattır.

Çünkü biz, tarihi boyunca büyük devletleri devirecek aklı, aynı gün çadırda kılıç dövecek iradeyi taşıyan bir milletiz.
Kıt kaynaklarla imparatorluk kurmuş bir ecdadın torunlarıyız.
Bugün de gençlerimizin elindeki bir dron, dünyadaki dengeleri değiştirecek potansiyele sahip.

Yerli ve Millî Üretimin Değeri Burada Ortaya Çıkıyor

Bir milletin bağımsızlığı, artık göklerdeki hakimiyetiyle ölçülüyor.
Tankın, topun, kurşunun devri bitmedi ama ağırlığı değişti.

Bugün Dronu olanın gözü vardır.

Elektroniği olanın kulağı vardır.

Yazılımı olanın aklı vardır.

Cesareti ve karakteri olanın da zaferi vardır.

Türk gençliği dron üretiyor, yazılım geliştiriyor, algoritmalar yazıyor.
Bu; modern çağın “Kızıl Elma yürüyüşü”dür aslında.

Küresel Kaosun Ortasında Türkiye’nin Avantajı

Bugün Ortadoğu’dan Karadeniz’e, Kafkasya’dan Akdeniz’e kadar her yerde yeni bir savaş modeli görülüyor:

Zırhlı birlikler değil; akıllı sistemler belirliyor kaderi.

Türkiye ise bu dönüşümü erken okuyan birkaç ülkeden biri.
Bu yüzden savunma sanayisinde yükselen güç olduk.
Bu yüzden sınır ötesi operasyonlarımızda dengeleri bozduk.
Bu yüzden kimse artık Türkiye’yi sahada hafife almaya cesaret edemiyor.

Çünkü biz pahalı oyuncaklarla değil; zekâ, tecrübe ve yerli üretimle sahadayız.

Bir Gerçeğin Altını Kalın Çizerek

Gökyüzünde dolaşan o küçük dron, bize şunu haykırıyor:

“Bu çağda zafer, param var diyenin değil, aklı var diyenindir.”

Ve bu milletin aklı da iradesi de cesareti de asırlardır meydan okumaya yeter.

Bugün milyon dolarlık tankları durduran ucuz icat, yarın dünyada dengeleri değiştiren Türk zekâsının sadece başlangıcıdır.


Strateji Uzmanı  Gazeteci  Yazar
Gökalp Şentürk