Venezuela hükümeti, ABD'nin kıyı açıklarında dev bir petrol tankerine el koymasını kınayarak, bu hareketi "açık bir hırsızlık ve uluslararası korsanlık eylemi" olarak nitelendirdi.
Bu kınama, ABD Başkanı Donald Trump'ın Çarşamba günü askeri harekatı doğrulamasının ardından geldi. Trump gazetecilere geminin "çok büyük, şimdiye kadar ele geçirilen en büyük gemi" olduğunu söyledi ve bunu "çok iyi bir nedene" dayandırdı. ABD yetkilileri, tankerin Venezuela ve İran'dan yaptırım uygulanan petrol taşıdığını savundu.
Bununla bağlantılı olarak, ABD Perşembe günü Venezuela'nın First Lady'si Cilia Flores'in üç yeğeninin yanı sıra altı ham petrol tankerini ve ilgili nakliye şirketlerini hedef alan yeni yaptırımlar uygulayarak Caracas üzerindeki baskıyı artırdı.
Tanker ele geçirilmesi ve yeni yaptırımlar, Washington'ın Devlet Başkanı Nicolas Maduro'yu iktidardan uzaklaştırmak için yürüttüğü uzun soluklu kampanyanın hem ekonomik hem de askeri yönünü oluşturuyor. Maduro, Venezuela'nın asla bir "petrol kolonisi" olmayacağına vurgu yapmıştı. Caracas, sürekli olarak Washington'un ülkenin geniş doğal kaynaklarını çalmaya çalıştığını vurguluyor.
Petrol fiyatları, el koyma haberinin kısa vadeli arz endişelerini artırmasıyla Çarşamba günü hafifçe yükseldi. Analistler, bu hamlenin nakliyecileri tehdit edebileceği ve Venezuela'nın petrol ihracatını daha da aksatabileceği konusunda uyarıda bulunuyor.
Ele geçirilen petrol tankı, 2019'dan beri yürürlükte olan ABD yaptırımları kapsamında Venezuela'ya ait bir petrol tankına yapılan ilk müdahale oldu. Bu, Trump yönetiminin bölgede büyük bir askeri yığılma emri vermesinden bu yana Venezuela ile bağlantılı bir tankere karşı bilinen ilk eylemi oldu.
Trump, Venezuela'nın ABD'ye uyuşturucu kaçakçılığını kolaylaştırdığı iddiasıyla, ülkeye askeri müdahale olasılığını sık sık dile getiriyor. Bugüne kadar ABD, uyuşturucu kaçakçılığı şüphesiyle 20'den fazla gemiye saldırı düzenledi ancak bu uygulama hem milletvekilleri hem de hukuk uzmanları tarafından eleştiriliyor. (İLKHA)
