Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK), Kasım 2025 dönemine ilişkin “Türk Bankacılık Sektörünün Konsolide Olmayan Ana Göstergeleri” raporunu yayımladı. Rapora göre, Türk bankacılık sektörünün toplam aktif büyüklüğü 44 trilyon 967 milyar 721 milyon liraya yükseldi.
Bu rakam, 2024 yıl sonuna göre 12 trilyon 300 milyar 40 milyon liralık artış anlamına geliyor. Böylece sektörün aktif toplamında yüzde 37,7 oranında büyüme kaydedildi. Uzmanlara göre bu artış, kredi hacmindeki genişleme ve mevduat artışının yanı sıra menkul kıymet portföyündeki büyümeden kaynaklandı.
Sektörün en büyük aktif kalemi olan krediler, Kasım ayı itibarıyla 22 trilyon 174 milyar 514 milyon lira seviyesine ulaştı. Kredilerdeki yıllık artış oranı yüzde 38,1 olarak hesaplandı.
Öte yandan bankaların portföyünde önemli yer tutan menkul değerler toplamı, 6 trilyon 902 milyar 391 milyon liraya yükseldi. Menkul değerlerdeki büyüme oranı ise yüzde 32,1 oldu.
Ekonomistler, kredi hacmindeki artışın özellikle ticari krediler ve bireysel ihtiyaç kredilerinde yoğunlaştığını, menkul değerlerdeki yükselişin ise kamu borçlanma araçlarına olan talepten beslendiğini belirtiyor.
Bankaların en önemli fonlama kaynağı olan mevduatlar, 2024 yıl sonuna göre yüzde 37,9 artarak 26 trilyon 69 milyar 621 milyon liraya çıktı. Mevduat artışı, tasarruf eğilimindeki yükselişin yanı sıra yüksek faiz ortamının etkisiyle Türk lirası mevduatlara yönelimin artmasına bağlanıyor.
Sektör kaynakları, mevduat yapısında vade uzamasının sınırlı olmakla birlikte devam ettiğine ve kur korumalı hesapların payının kademeli olarak azaldığına dikkat çekiyor.
Kasım 2025 döneminde Türk bankacılık sektörünün dönem net karı 842 milyar 845 milyon lira olarak kaydedildi. Bu güçlü kârlılık performansı, faiz gelirleri, komisyon ve hizmet gelirlerindeki artışla desteklendi.
Aynı dönemde sektörün öz kaynak toplamı, geçen yılın sonuna göre yüzde 34,8 artarak 3 trilyon 919 milyar 865 milyon liraya ulaştı. Sermaye yapısındaki bu güçlenme, bankaların olası risklere karşı daha dayanıklı bir pozisyon elde etmesini sağladı.
BDDK verilerine göre sektörün sermaye yeterliliği standart oranı yüzde 19,2 olarak gerçekleşti. Bu oran, yasal asgari seviyenin oldukça üzerinde bulunuyor ve sektörün finansal istikrar açısından güçlü bir görünüm sergilediğini ortaya koyuyor.
Ayrıca kredilerin takibe dönüşüm oranı yüzde 2,43 seviyesinde gerçekleşti. Bu oran, sorunlu kredi seviyesinin kontrollü seyrettiğine işaret ederken, bankaların risk yönetimi politikalarının etkinliğini de ortaya koyuyor.
Kasım 2025 verileri, Türk bankacılık sektörünün aktif büyüklük, kredi hacmi, mevduat ve kârlılık açısından güçlü bir büyüme performansı sergilediğini gösteriyor. Artan öz kaynaklar ve yüksek sermaye yeterliliği oranı, sektörün önümüzdeki dönemde de ekonomik dalgalanmalara karşı dayanıklılığını koruyabileceğine işaret ediyor.