Kayıplarımızın hangisi telafi edilebilir ki?

Kayıplarımızın hangisi telafi edilebilir ki?

Bu gece öyle bir gece ki; müjde dolu, bereket dolu ve kurtuluş dolu olarak, biz Ümmet-i Muhammed’e “ümmet” vasfıyla nitelendirilenlere, özel olarak “sema”da idrak edilmiştir.

Kayıplarımızın hangisi telafi edilebilir ki?

Bu gece öyle bir gece ki; müjde dolu, bereket dolu ve kurtuluş dolu olarak, biz Ümmet-i Muhammed’e “ümmet” vasfıyla nitelendirilenlere, özel olarak “sema”da idrak edilmiştir. Bu mucizeye inanlara selam olsun, kurtuluşuna erenlere selam olsun, idrak edenlere, bu geceyi yaşayanlara selam olsun ve bu gece aynı tarihe denk gelen, asrın felaketi olarak yaşadığımız; bizlerin sınandığı, insanlığımızın sınandığı, zenginliğimizin ve yoksulluğumuzun sınandığı, samimiyetimizin sınandığı, birlik ve beraberliğimizin sınandığı Maraş depremi anında ki kayıplarımızın yıl dönümünde utanarak sormak lazım değil midir? İnsanlığımızı kaybettiğimiz o gün ve af dilendiğimiz bu gün, hangi kaybımız telafi edilebildi ki?  

Tum1haber/medya/Tortum 

Kimseler kusura bakmasın ama kayıp olarak idrak edilen şeyler ev ise yerine yenisi yapılır ve hatta çoğu yerde yapıldı da. Araba ise daha kalitelisi ve daha iyisi alınabilir ve zaten çoğusu alındı da… 

O gece kaybettiğimiz canlarımızın, yine bu dünya menfaatleri doğrultusunda kayıp olduğu gerçeğinin telafisi mümkün mü? 

Mümkün mü o gece paraya sebep, daha çok kazanca sebep, daha çok servet biriktirmeye sebep insanların canı pahasına çalınan demirin, betonun ve dahi geleceğin hırsızlarına ne yaptırım yapıl dı ki, telafisi de olsun. 

Ya kaybettiğimiz insanlığımız, ya kaybettiğimiz inancımız, ya kaybettiğimiz birbirimize olan güven duygusunun telafisine ne demeli.                   

Daha toprak altında nefessiz kalanlarımızın buğusu dağılmadan, yardım olarak gönderilen bir lokma ekmeği bile sırf fikir beyanı olan “oy” uğruna  “haram-zıkkım” olsun diyen insanlığımızın telafisi mümkün mü? Yardım eli uzatılırken, yardım alan bu saatten sonra düşünmeyecek mi “acaba benden ne bekliyor diye? Aldıktan sonra onun istediğini yapmazsam şayet “haram-zıkkım” bedduasına bulaşmamanın telafisine kim garantör olacak? Diye düşüncelerini dile getiren, Büyük Birlik Partisinin Tortum Belediye Başkan Adayı Hasan Ali Kayabaşı, içimizdeki kabuk bağlamış olsa da henüz taze olan yaralarımızın yıldönümünde, kelimeler boğazımıza düğümlenirken, bari dualarımızda bir kez olsun samimi olalım ve affımız için, kaybettiğimiz insanlığımız için ve yarınlarımız için birleşelim, diyerek idrak edilecek olan Miraç Gecesinin kutsallığından faydalanalım dedi.



Haber Editörü

Vedat Kan

vedudi25@gmail.com
Yorumlar (0)

GÜNDEM

Haberi Sesli Oku