İngiltere'de "Filistin İttifakı"ndan protesto baskısına sert tepki

İngiltere

İngiltere'de faaliyet gösteren "Filistin İttifakı", Filistin'le dayanışma eylemlerine yönelik artan polis müdahalelerini ve protesto hakkının kriminalize edilmesini güçlü ifadelerle kınadı.

İngiltere'de faaliyet yürüten "Filistin İttifakı", Filistin'le dayanışma gösterilerine karşı son dönemde yoğunlaşan baskılara ilişkin yazılı bir açıklama yayımladı. Açıklamada, protesto hakkının giderek daraltıldığı, Filistin'e destek veren eylemlerin ise bilinçli biçimde "terör" söylemiyle hedef alındığı vurgulandı.

"Filistin'le Dayanışma Kampanyası" sitesinde yayımlanan açıklamada, özellikle Avustralya'daki Bondi sahilinde yaşanan saldırının ardından, İngiltere'de bazı siyasetçiler ve güvenlik birimlerinin protesto ile terör arasında tehlikeli bir bağ kurmaya çalıştığı ifade edildi. Filistin halkının haklarını savunmanın Yahudi toplumuna yönelik sözde bir tehdit gibi sunulmasının gerçek dışı ve tehlikeli olduğu belirtildi.

İttifak, 17 Aralık'ta Başbakanlık konutu Downing Street yakınında yapılmak istenen protestonun polis yetkileri kullanılarak engellendiğini, aynı gün çok sayıda aktivistin gözaltına alındığını hatırlattı. Londra ve Manchester polisinin, "İntifadayı küreselleştirin" sloganını kullanan kişilere yönelik daha sert bir tutum benimseyeceğini açıklamasının, ifade özgürlüğüne açık bir müdahale olduğu kaydedildi.

İngiliz basınına yansıyan bilgilere göre, Londra'da Adalet Bakanlığı yakınlarında düzenlenen Filistin yanlısı bir gösteride en az beş kişi gözaltına alındı. Gözaltıların bir bölümünün sloganlar gerekçe gösterilerek, bir bölümünün ise "kamu düzenini bozma" iddiasıyla yapıldığı aktarıldı. Polis yetkilileri, "güvenlik bağlamının değiştiğini" öne sürerek bu tür sloganların Yahudi toplumunda korkuya yol açabileceğini savundu.

"Filistin İttifakı" ise açıklamasında, "intifada" kelimesinin Arapçada zulme karşı ayağa kalkma ve özgürleşme anlamına geldiğini, Filistin'deki ilk intifadanın büyük ölçüde sivil ve kitlesel protestolarla şekillendiğini hatırlattı. Bu kavramın farklı coğrafyalarda, Arap Baharı dahil olmak üzere, halk hareketlerini tanımlamak için de kullanıldığına dikkat çekildi.

Açıklamada, İngilizce "Globalize the Intifada" ifadesinin hedef alınmaması, buna karşın Arapça kullanımın kriminalize edilmesinin açık bir ayrımcılık ve ifade özgürlüğüne yönelik utanç verici bir saldırı olduğu vurgulandı.

İttifak, Filistin bayrağı, kefiye ve "Özgür Filistin" sloganının dahi tehdit unsuru gibi gösterilmesinin, polis yetkilerinin siyasallaştırıldığını ortaya koyduğunu belirtti. Bu yaklaşımın yalnızca Filistin'le dayanışma hareketini değil, ülkedeki tüm demokratik hak ve özgürlükleri tehdit ettiği ifade edildi.

Açıklamanın sonunda, Gazze'de siyonist rejimin saldırılarının ve devam eden soykırımın sürdüğü, kış şartları altında çadırlarda yaşam mücadelesi veren Filistinli ailelerin temel insani yardımlardan mahrum bırakıldığı hatırlatıldı. İttifak, tüm baskılara rağmen Filistin halkının özgürlük ve adalet mücadelesiyle dayanışmayı sürdüreceklerini belirterek, 31 Ocak'ta Londra'da düzenlenecek ulusal Filistin yürüyüşüne katılım çağrısı yaptı. (İLKHA)



Yorumlar (0)

GÜNDEM

Haberi Sesli Oku