ERZURUM

ERZURUM Haberleri

Erzurum Kartalları 2

Erzurum Kartalları 2

Erzurum Kartalları 2

Erzurum Kartalları 2/Hakan Dikmen Karadeniz de, yeşilin bağrından doğup; Doğu Anadolu’nun Erzurum’unda, kara kışın zemherisinde yüreğini ayaza bırakmak, öyle her insana nasip olmaz. Yeşilin her tonundan bir nebze olsun işlemiş yüreğine ve “taflan” misali şifa kaynağı olmuş, nerede ihtiyacı olan derde deva bir gönül var ise. İlmek ilmek ve kanaviçe örneği gibi derinden, sabırla işleyerek ve geride rengârenk bir ahenk bırakarak…   Kardelen gibi, zemheri kışlarının bitimini beklemeden. İnadına hayat dercesine, toprağa olan hasretini gösterircesine, toprakla iç içe yaşamak ve yaşatmak, yarınlara umut vermek için. Toprağa olan aşkı hatırlatmak ve aşka gelmek için. Kimlere nasıl anlatılır ki bu duygu. “Doğduğun” yer midir, “doyduğun” yer mi diye? 20 Mayıs 1932’de Rize-Çamlıhemşin, Meydan Köyünde doğdu. 1939-1950 yılları arasında ilk, orta ve lise eğitimini Erzurum’da tamamladı. O dönemlerde başlamıştı ya Erzurum sevdası. Uzun kış gecelerinin, sabaha inat saatlerle yarışında yeşilin her tonuna olan sevecenliğini yansıtarak. Bir yanı hüzün kokarken, diğer yarısından yarınlara olan şevkinin kokusu salınmaktaydı. [caption id='attachment_142486' align='alignnone' width='768'] Prof.Dr. Hurşit Ertuğrul[/caption]

Ve tarih gösterdi ki bir gün bile hayal kırıklığı yaşayıp ta, vazgeçmemişti…

1950 yılında başladığı Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesinden 1954’te mezun oldu. 1955-1956 yılları arasında Askerlik görevini yaptı. 1957-1958’de Ankara DSİ’de Yüksek Ziraat Mühendisi olarak görev yaptı. Ve hiç farklı yerlerde arayışa girmeden 1958’de Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Ziraat Mühendisliği Bölümü asistanı oldu. 1959-1961 yıllarında USA Nebraska Üniversitesine devam etti. 1963'de doktora derecesi aldı ve 1966’da doçentliğe yükseldi. 1967-1969’da Batı Almanya hükümetinin davetlisi olarak Giessen Justus Liebig Üniversitesinde araştırmalar yaptı. 1970’te profesörlüğe atandı. Erzurum'a tekrar dönüşünde 1971-1976 yıllarında Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Kültür Teknik Bölümü Başkanlığını yürüttü.   2 Şubat 1976’da 1750 sayılı yasa gereği Atatürk Üniversitesinde yapılan seçimler sonucu Rektör seçilerek Atatürk Üniversitesinde “seçimle göreve gelen ilk Rektör” oldu. 1978-1979 döneminde rektörlerin kendi aralarında yaptığı seçim sonucu Üniversiteler Arası Kurul Başkanlığı yaptı. 4 Şubat 1979 tarihinde Atatürk Üniversitesi Rektörlüğüne yeniden seçildi. Temmuz 1982’de 2547 sayılı yasaya göre Yüksek Öğretim Kurulunun (YÖK) önerdiği adaylar arasından Cumhurbaşkanınca beş yıl süreyle Rektörlüğe üçüncü seçildi. 1987-1988 döneminde 2547 sayılı yasaya göre Üniversiteler Arası Kurul Başkanı olarak Üniversiteler Arası Kurul Başkanlığını iki defa yapan tek rektör unvanını aldı. Temmuz 1987’de Atatürk Üniversitesi Rektörlüğüne dördüncü kez seçildi. Temmuz 1993’te kendi isteği ile Atatürk Üniversitesinden emekli oldu. Prof. Dr. ERTUĞRUL, ülkemizde üniversiteler tarihinde en uzun süreli rektörlük yapmış olan “ilk”lerin sahibi olan tek kişidir. [caption id='attachment_142487' align='alignnone' width='749'] Prof.Dr.Hurşit Ertuğrul[/caption]

Hayatının “ilk”lerini bu şehir için adamış bir isim.

İlk”lerini bu şehire armağan etmiş bir isim. Karakteriyle, dürüstlüğüyle, kariyeriyle, kişiliğiyle, azmi ve ilk gün hizmet heyecanıyla, başarılarıyla ve daha sayamadığımız birçok “ilk”leriyle “insanlık tarihinin” parmak ile gösterilen nadide ve ender bir ismidir kendisi. Gerçek Bilim Adamlığının, akademik unvanının ve insanlık ile birleşen tavrının, Erzurum için ne derece önemli olduğunu vurgulamak açısından hangi kelimelere danışabilirizin hesabını yapmak istedik ama ne kelimeler yol gösterebildi ne de bizim aciz belleğimiz hocamıza bir derece yol çizebildi. Kibirsiz, reklamsız ve yalın olarak dünyada hiç kimseye nasip olmayan başarı dolu “ilk”ler nasıl anlatılabilirdi ki? Buna hangi harflerden oluşan cümlelerin oluşturduğu kelime müsaade edebilirdi ki? Erzurum’un kara kışlarının ve yokluk günlerinin, umuda yeşeren bahar sevinci olan hocamız, görev yaptığı süre içerisinde bu şehrin kalkınması için, gelişmesi için, refahı ve insanca yaşanabilir halde olması için gösterdiği çaba ve gayretin adı, ne yazıktır ki henüz daha koyulamamıştır. “Hurşit Ertuğrul” adı; bu şehrin altın tarihinin, yaldızlı sayfalarında yine “ilk”lerle yazılırken, bu ismin Erzurum’umuza kazandırmış olduğu alternatif imkânların semeresi, halen daha kullanılmaktadır. Bir çınar ağacı misali kutsi bir büyüklükte olan ve her bir yana uzanmış dallarının sayısını Yüce Allah’tan başka kim bilebilir ki? Eğer bugün Erzurum ve Atatürk Üniversitesi farklı bir alanda ve farklı bir yere kadar gelebilmiş ise bu yolda hakkı inkâr edilemeyeceklerden sadece “ilk” olanı değil, “tek” olanı da Ertuğrul hocamızdır.   Ve burası Türkiye’mizin doruk noktasıdır. Ve bilinen bir şey var ki; kartallar yükseklerde uçar, Ve kartalların dönüşüm örneğinin en canlı şahididir kendileri. İşte o yüzden Hurşit Ertuğrul, bu zirve şehrin kartallarından birisidir.

Haber Editörü

Hakan DİKMEN

hakandikmen30@gmail.com
Yorumlar (0)

GÜNDEM

Haberi Sesli Oku