Bu aceleniz niye?
Ve bir Erzurum klasiği daha karşımıza çıkmış bulunmaktadır… Birileri karar aldı ve biriler de hemen uygulamaya koydu. Olan vatandaşa oldu, ezilen vatandaş oldu, kırılan vatandaş oldu, ihmal edilen, ötelenen, her hangi bir değer verilmeyen yine bu halkın kendisi oldu…
Yakutiye 3 Nolu Sağlık Hizmetleri İstasyonunda, Mayıs ayında alınan beton örneklerinin, yani karot örneğinin kış mevsiminin hemen başında uygulamaya konulması, yanı başında bulunan daha eski ve hatta tarihi sayılabilecek bir durumda olan bir ilköğretim okulunun görmezden gelinerek faaliyetine devam etmesi ve hatta yanı başında bulunan bir kütüphanede dahi faaliyetin devam etmesi ve hatta bu sağlık ocağının hafta sonunda hem de Cuma günü saat 17.10 da resmi yazısı gönderilerek hafta sonu ivedi olarak boşaltılması ve bahse konu edilecek olan sağlık ocağının, personeliyle birlikte vatandaşların kullanımına uygun olmayan bir yerleşkeye yönlendirilmesi “güler misin, ağlar mısın?” tiyatrosuna örnek teşkil edebilecek bir Erzurum klasiği olarak karşımıza çıkmaktadır.

Sağlık konusunda bu şehirde yapılmak istenilen şeyin ne olduğu netlik kazanmamışken, ilimizin sağlık konusundaki karnesinde her geçen gün başka bir eksiklik kayıt altına alınırken, şehrimizin envanterinde bulunan hastanelerimiz bir bir kapatılıp yıkılma kararı alınıp, her hangi bir işlem yapılmazken, o hastanelerin durumu netlik kazanmamışken ve hatta sağlık açısından şehir hastanesi ve alternatif konumda olan Üniversite Hastanesi şehrimizin ihtiyaçlarına tam olarak cevap veremez durumda iken, yıllardır kanayan bir yara gibi görmezden gelinen ve her hangi bir çalışma dahi yapılmayan ve bu durum karşısında bilgi kirliliğine yol açan, tekel durumunda olan tek bir özel hastanemizin hükümdarlığı tam olarak kabul edilmemişken sizin bu sağlık ocaklarını alelacele ve ivedi olarak boşaltma kararlarınızın sebebi nedir?
Tum1haber/medya/sağlık/ÖZEL
Halkın yararına adım attığınız varsayımından yola çıkılarak, vatandaşın can sağlığını korumak amacıyla yapılan bu çalışmaların hafta sonuna mesai saatinin bitiminden 10 dakika sonrasında alelacele tebliğ edilmesi ne manaya gelmektedir. Kaldı ki bu sağlık ocağının yanı başında daha eski ve tarihi olabilecek değerdeki bir okul için her hangi bir adım atılmazken, sadece sağlık ocağı için ivedi olarak yapılan bu çalışmanın, vatandaşların can güvenliği bahanesini ortadan kaldırdığı gerçeğini nasıl izah edeceğinizi de ayrıca merak etmekteyiz.

Mesai saatleri içerisinde olması muhtemel bir deprem esnasında, o an için sağlık ocağında bulunan vatandaş sayısı 30 u geçme imkânı olmazken, aynı toprak üzerinde sağlık ocağının yanı başında bulunan ve faaliyetine devam etmekte olan okulda eğitim gören çocuklarımızın sayısı 350-400 kişi olduğu gerçeği “vatandaşın can sağlığı” bahanesinde samimi olmadığınızı göstermektedir. Kaldı ki; böyle bir durum anında dahi, vatandaşların kendi yerleşkelerinde ve mahallelerinde bulunan bu sağlık ocağının birden bire kapatılarak hizmet dışı bırakılmasının ve kapısına kilit vurularak diğer kamu binalarında yapıldığı gibi hırsızların kucağına bırakılmasının şaşkınlığını atamamış vatandaşlarınıza, daha uzakta olan ve ulaşılması gerçekten çok zor olan bir adres göstermeniz, sizin samimiyetsizliğinizin en bariz örneğidir. Sağlık ocağına gelen vatandaşlarımızın büyük çoğunluğunun orta yaş üzer olan yaşlılardan oluştuğu ve bilhassa aile sağlığı çerçevesinde belli bir yaşın altındaki çocuklardan oluşan vatandaşlarınızı kilometrelerce uzakta olan ve yoğun bir araç trafiğinin olduğu bir yerleşkeye yönlendirmenizin samimi bir davranış olduğu ve vatandaşınızın menfaatine uygun bir uygulama olduğu kanaatine nereden vardığınızı ve bu işlemin adına da “hizmet” adını nereden koyduğunuzu merak etmekteyiz.

Eğer ki bu uygulama da; biz karar aldık, siz uyacaksınız dayatması var ise konunun detayı değişir ama daha farklı ve vatandaşın menfaatine olacak olan başka adımlar var iken, böylesine dayatmacı ve uygulaması imkânsız bir hale getirilmesinin altında başka amaçların olduğu kanaati ortaya çıkmaktadır. Öyle ki sağlık ocağının yanı başında bulunan ve devletin kendisine ait olan bir kütüphaneden bu amaçla geçici olarak faydalanmak var iken veya sağlık ocağının yanı başına boş olan mevcut durumdaki boş arazi üzerine kış mevsiminden dolayı geçici olarak prefabrik bir tesis yapılması düşünülebilecekken, yaşlı ve çocuk demeden her hangi bir vasıta imkânı olmayan ve intikali esnasında yol boyunca can güvenliği tehlikesinin yaşanacağı bir başka sağlık ocağına yönlendirme yapılması ve bu durumun da kış başlangıcında bilinçli olarak dayatılması vatandaşlarımızın ve bizim düşüncelerimizde soru işareti bırakmaktadır.
Kaldı ki; bu uygulamadan dönülmemesi durumunda kış şartları içerisinde meydana gelebilecek olan her türlü kazanın sorumluluğun şimdiden bu haber vasıtasıyla Sağlık Bakanlığının ve dahi İl Sağlık Müdürlüğünün olacağının bilinmesinin altını çizmekteyiz.
Alınan duyumlar çerçevesinde bahse konu alanın kentsel dönüşüm çalışmaları dâhilinde böyle bir uygulamaya tabi olduğu, bu kentsel dönüşümün Barış Pınarı Köprüsünün çevresinden başlamak üzere sağlık ocağının da içerisinde kalacağı bir şekilde ayarlandığının ve bu acele uygulamanın bu planın bir parçası olduğu yönündedir. Umarız ki bu duyumdan öte bir şey olmasın,şehir stadyumumuz gibi olmasın ve ivedi yapılan bir çalışmanın hatası olarak en kısa yönünden geriye dönüş yapılsın ve daha şimdiden diğer kamu malları gibi hırsızların eline terk edilen bu kamu malına sahip çıkılsın.