Köşe Yazarları

Köşe Yazarları Haberleri

ARABO teröristleri ve Mehman Alakbarov...

ARABO teröristleri ve Mehman Alakbarov...

ARABO teröristleri ve Mehman Alakbarov...

 Hasan Barın,terör örgütü ARABO  1988 ve 1992'de Erivan'da kurulduktan sonra Nahçıvan ve Karabağ'daki katliamlar için iki ayrı yere gönderildi. Adını 19. yüzyılda Türklere karşı katliamlar yapan Stepanos Mihiteryan'ın lakabından alıyor. Kurucusu Manvel Yeghiazaryan'dır. Manvel Kerri, Ekim 1989'da Hacık, Hayk ve Civan isimli kişilerle görüşerek katliamın planlarını programladı ve planladı. SSCB, Ortadoğu ve Fransa'dan askeri eğitim almış Ermeni milliyetçi savaşçılar da onlara katılınca güçlendiler ve saldırı planlarını birer birer uygulamaya başladılar. Terör örgütünde en etkili teorisyen, daha önce Zengezur'daki altın madenlerini araştıran ve 'bilim işçisi' olarak bilinen Jeoloji Mühendisi Simon Açıkgözyan. Simon Açıkgozyan'ın 1989'da Ermeni Ulusal Hareketi Dış İlişkiler Komitesi üyeliğine seçilmesi ve Taşnaksutyun partisine üye olması Ortadoğu ve Avrupa'dan yeni teröristlerin yeni desteğe gelmesini kolaylaştırdı. Açıkgözyan, 1990 yılında Erivan Kent Konseyi temsilcisi seçildiğinde, Taşnak liderlerin yardımıyla ilerleyen bir 'bilim adamı' oldu ve SSCB Yüksek Sovyeti çevre komisyonu üyesi oldu; Zaten çıkarları Türk kanı dökmek olan terör örgütü, Avrupa'yı, SSCB'yi ve Ermenistan Devleti'ni desteklemiş, bilim ve siyasetin pembe havasını yayarak katliamlarına hız vermiştir. Japonya'ya kadar bir bilim insanı olarak anılacak kadar seçkin ve hızla yükselen Simon'ın seçkin ve hızla yükselen hayatına baktığımızda, görmek istemesek de üst yönetimin desteğini her zaman görüyoruz. Ama her firavunun bir Musa'sı vardır. Simon'u yok eden Musa'yı daha sonra anlatacağım. Simon'ın öldürülmesinin ardından liderliği tamamen terör örgütünün kurucusu Manvel Yeghiazaryan devraldı. Başlıca soykırımların yapıldığı dönem bu terör dönemidir. 1989-94 Manvel Yegiazaryan dönemindeki terör saldırıları; Bu terör saldırılarında işlenen katliamlar saymakla bitmez. Soykırımlarına bir ipucu olarak, sadece Hocalı ve Karadağlı'da işledikleri trajedilerden bahsetmek gerekirse: Hocalı'da: 63'ü çocuk, 106'sı kadın ve 70'i yaşlı kadın olmak üzere 613 sivil öldürüldü; 487 sivil yaralandı. 68'i kadın 1275 sivil esir alındı, 150'sinin akıbeti hâlâ bilinmiyor. Karadağlı'da; 10'u kadın, 8'i çocuk ve 21'i yaşlı olmak üzere 118 sivil esir alındı. Hepsi kurşunlanarak, kendileri için hazırlanmış toplu mezarların olacağı su kuyularına atıldıktan ve üzeri toprakla kapatılarak diri diri gömüldükten sonra; Saldırının son aşaması Ermenistan Devlet Silahlı Kuvvetleri tarafından Karadağlı şehri yakılarak gerçekleştirildi. Ermeni Hükümeti, grubun tek kelime dinlemediğini iddia etse de; Ermenistan Devlet Başkanı Sarkisyan'ın bile Arap Terör Örgütü ile fotoğrafları var ve bunlar daha sonra yok edildi. İlk kişiler, Ermenistan Devleti'nde çalışmış kişilerdir. Üstelik onları bu katliam faaliyetlerine yönlendiren hatta emrini veren de Ermenistan Devleti'dir. Ruslar kendilerini haklı çıkaramazlar; 366. Mekanize Zırhlı Birliği Ermeniler veya Azerilerden daha iyi tanıyan yoktur. Markar Melikonyan, 'Kardeşimin Yolu' kitabında Arabo'nun ilk aşamalarını net bir şekilde anlatıyor. Ve yanlarından Türk kanı akmasından neden korksunlar? Araştırırken şu dikkatimi çekti: Bu katliamların liderleri bilim insanı olacak kadar eğitimli. Bu kontrastı seviyorum; Türkiye'de 'eğitim cehaleti satın alır' diye başlayan ve devam eden bir söz vardır; Bana bu sözü hatırlatıyor ama söylemeyeceğim. Bazılarınız sorabilir. Peki Ermeniler bunu yaparken bizimkiler armut toplayıp beklediler mi? Daha önce söyledim mi? 'Her firavunun bir Musa'sı vardır.' Tabii ki beklemediler ama cevabını bir sonraki yazımda vereceğim. Ama madem Ermeni istihbaratındaki yazılarımı okuduğunuzu biliyorum, size şu soruyu sormama izin verin, onları yazarken de kaydırmaktan zevk alacağım; Gence Bataryonu ve Mehman Alekberov size neyi hatırlatıyor?

Haber Editörü

Dikmen Hakan

hakandikmen30@gmail.com
Yorumlar (0)

GÜNDEM

Haberi Sesli Oku