Bari bir hafta indirim "sözünüzde" dursaydınız!
Yurdumuzda meydana gelen afakî zamların ana kaynağının nereden ve ne şekilde ortaya çıktığını artık bilmeyen kalmadı. Hemen her ilde, ilçede ve her mahallede boy boy aramızda bulunan ve isimleri 3 harfliler başta olmak üzere 4, 5, 6 ve hatta bilumum sayılardaki harflerden oluşan marketlerimizde "kim kime" ne verirse devri başladı. ( Aleni ispat; haber resminde olan fiyat, haber tarihimizden 10 gün önce halka duyurulmuştur. Şimdiki fiyatı raflarda yazıldır… )
Sanayi Bakanının çağrı yapıp, katılıma davet edip ilana çıktığı "indirim" kampanyasına başta dilimize doladığımız 3 harfliler olmak üzere birçok kuruluş katılım sağlarken, Erzurum'da bu durum yerelde sadece sözde kalarak "vatandaştan taraf" olma balonlarını çok erken söndürdüler.
Tum1haber/ARAŞTIRMA/ÖZEL
3 harfli olarak bilinen marketlerde her geçen gün kampanya kapsamları genişletilip ürün çeşitliliği artırılırken, fiyatlarda her geçen gün vatandaş lehine indirimler yapılırken, şehirlerin kendi öz yerelleri olma gururunu kimselere kaptırmayan ve bu durumla her ortamda ön sıralarda olma ayrıcalığını arzu eden ve hatta bu ayrıcalığı her daim yaşayan firmalarımız da ise her hangi bir iyileştirici adım atıldığı gözlenememiştir. Yapılan sözde indirimler, belli başlı seçili ürünlerde o da "tirübünlere oynama" şeklinde halka ilan edilip, birkaç gün içerisinde yeni fiyatıyla raflardaki yerini alarak vatandaşlara verdikleri önemi ortaya koymaktadır.
indirimden vaz geçtik bari bindirim yapmasalardı
Bu durum; geçen hafta yapılan ve birkaç kurumun oluşturduğu ekiplerin yaptığı denetimler esnasında resmiyete dökülerek tutanak altına alınmasına rağmen, tartılarda ve gramajlarda ve fahiş fiyatlarda tespit edilen aksaklıklar, caydırıcı olmayan ve hatta bazı firmalar için de komik olan "ceza makbuzları" karşılığında geçiştirilmiştir. Bahse konuyla alakalı olarak görüşlerin aldığımız vatandaşlarımızın tamamı, kendilerine kimsenin "sadaka" niyetine bir şeyler vermesine gerek olmadığını ancak haklarının bu şekilde insafsızca gasp edilmesine de kamunun müsaade etmemesi gerektiği yönünde olmuştur.
Vatandaşlarımız, kendilerine indirim yapılmasından vazgeçtiklerini bari bindirim yapılmamasını beklediklerini ifade ettiler. Vatandaşlar daha geçen hafta söz verdiler ki yılsonuna kadar bazı ürünlerin fiyatlarında sabitleme kararı aldılar diye. Ürünlerin ne olduğunu geçtik, çoğu ürün zaten yıllık tüketimimize dahi girmeyen ürünler olup, var olanların bir kısmının fiyatını da daha haftasında değiştirdiler. Bari sözlerini bir hafta tutsalardı, denildi.
İşte cihat kapımıza kadar geldi daha ne bekliyoruz ki?
Bahse konunun başka bir boyut tarafında mevcut durumda dünyanın gündemini oluşturan İsrail menşei bulunan malların büyük bir çoğunluğunun bu market raflarında bulunmasından dolayı da bu işletmelerin kınama mesajlarında dahi "lütfen" yapılan bir yaklaşım yatmakta olup, vatandaşlara samimi gelmemektedir. Bu tür işletmelerin gerek fiyat açısından ve gerekse toplum algısına saygı açsından, sözde hizmet edildiği beyana dökülen davranışları birbirleriyle çelişkili olup kamu vicdanını yaralamaktadır. Bu tarz yaklaşımların vatandaşın gözünden kaçmadığı, bu tür hal ve hareketlere tevessül eden işletmelerin boykot kapsamın alınması gerektiğinin altını çizen vatandaşlar İsrail ve raflarda yerlerini dün olduğu gibi bugünde koruyan ürünlerine karşı başlatılmış olunan ve dinimizin emrettiği cihat çağrısına bu şekilde katılım sağlanabileceğidir.
Kapımızın önünde bulunan bu işletmelerden alış-veriş yapılması konusunda daha duyarlı davranılarak, mecbur kalınması durumunda ise tercihin "yerli ve milli" olan ürünlerden taraf kullanılmasının, katledilecek bir masum canın sebebi olmaktan kurtulacağı yönündedir. Raflarda sırf para kazanmak için masum kanına girilerek sergilenen bu malları kullanmak ve para verip almak hususunda bir kez daha düşünülmesi gerekmektedir.